PARÇALI AZ BULUTLU
ÖĞLE'YE KALAN SÜRE
Yugoslavya’nın parçalanmasının ardından iç savaş esnasında 1995 yılında 9 Bin civarında Boşnak Sırplar tarafından katledildi.
Yugoslavya zorlu geçen ikinci dünya savaşı sonrasında 1945 yılında kuruldu. Yugoslavya çoklu etnik yapıda bir devlet niteliği taşıyordu,Sırplar, Boşnaklar, Hırvatlar,Slovenler,Makedonlar gibi.
Josip Bronz Tito’nun ölümünden sonra, kanlı bir iç savaş sürecinden sonra 7 ayrı devlete bölündü. Tito’nun ölümünden sonra çıkan iç savaş sonrasında 1992 Yılında Aliya Izzetbegoviç liderliğindeki Bosna-Hersek referandum sonucu bağımsızlığını ilan etti. Bosna-Hersek’in Bağımsızlığı Birleşmiş Milletler, ABD ve Batılı ülkeler tarafından tanındı.
Bu tanınma Sırpların Bosna-Hersek şehirlerini işgal etmesine engel olamadı. Srebrenitsa Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge olarak ilan edilmiş ve halkın elinden silahları BM tarafından toplanmıştı. Şehrin güvenliği Hollandalı BM askerleri tarafından sağlanıyordu.
Sırplar bölgedeki Boşnak ve Hırvatları bölgeden yok etmek için harekete geçtiğinde ve şehirleri işgale başladığında Srebrenitsa’da halkın elinde silah bulunmuyordu. Hollandalı BM askerlerine sığınan ve koruma talep eden halkın talebi BM askerleri tarafından reddedildi. Halk kendini savunmak için toplanan silahların iadesini istemesi de nafile bir çaba olarak kaldı.
1995 yılı Temmuz ayındaki katliam günlerce devam etti. Bu süreçte Hollandalı komutan Thom Karremans şehrin kontrolünü Sırplara verdi.
Radio Miladiç komutasındaki Sırp birlikleri öncelikle askerlik çağındaki tüm erkekleri otobüslerle kurşuna dizmeye götürdü. Ardından yaşlı, kadın, çocuk demeden herkesi öldürmeye devam etti. Sırplar 8 Binden fazla Boşnak’a soykırım uyguladı. Soykırım süresince dünya kamuoyu Avrupa’nın ortasındaki soykırımı izlemekle yetindi.
Soykırıma uğrayan Bosna halkı toplu mezarlara konuldular. Bosna Halkı aradan geçen yıllara rağmen toplu mezarları aramaya devam ediyorlar. Toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar her yıl 11 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarlığı’nda toprağa veriliyor. Şu ana kadar cesedine ulaşılan kurban sayısı 6 Bini geçti. Hala Binlerce kurbana ulaşılamadı. Bosna Halkı kurbanlarını aramaya devam ediyor.
Lahey Uluslararası Adalet Divanı 2007 yılında Srebrenitsa’da yaşananların soykırım olduğunu kabul etti. Ancak bu soykırımdan Sırbistan’ın sorumlu tutulamayacağını hükmetti. Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi’ de Bosnalı Sırpların eski lideri Radovan Karaciç’i Srebrenitsa soykırımından dolayı sorumlu tuttu.Mahkeme Karaciç’i 40 yıl hapisle cezalandırdı.
2017 yılında Hollanda Mahkemesi, Hollanda’nın soykırımdan kısmen sorumlu olduğuna hükmetti.
Birleşmiş Milletler, Bosna’da sivil halkı korumak için altı yerleşim birimini güvenli bölge ilan etti. Srebrenitsa da onlardan biriydi. Güvenli bölge ilan edildikten sonra şehrin 24 bin civarı olan nüfusu 60 bini geçti. Sırp zulmünden kaçanlar Srebrenitsa’ya sığınıyordu.
Srebrenitsa soykırımı tarihi katliamlarla ve soykırımlarla ünlü Batı dünyası’na güvenilemeyeceğini tekrar hatırlattı. Batı sadece kendinden olmayanlara değil, kendinden olanlara da aynı iki yüzlülüğü sergiler.
Örneğin 1991′ de Ukrayna kurulurken elinde bulunan bütün nükleer silahları bağımsızlığının tanınması karşılığında teslim eti. Ukrayna’nın Rusya’ya karşı korunması Batı Ülkeleri tarafından garanti edilmişti. Bugün Batı kendi çıkarları doğrultusunda Ukrayna’yı Rusya’ya yem etti ve bir ülkenin savaş sahası olmasını destekledi. Binlerce Rus ve Ukraynalının kanı yine Batı’nın elinde. Batıya sorarsanız size süslü ifadelerle insan haklarından bahsedecektir. Mehmet Akif Ersoy İstiklal marşımızda bizi zaten uyarmıştı.
Milli Şairimiz İstiklal Marşı’mızda:
Garb’ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar;
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir îmânı boğar,
“Medeniyet!” dediğin tek dişi kalmış canavar?
HABER
21 Kasım 2024HABER
21 Kasım 2024HABER
21 Kasım 2024HABER
21 Kasım 2024DÜNYA
21 Kasım 2024HABER
21 Kasım 2024HABER
21 Kasım 2024